ArzularKabaköy'de sağlıklı yaşam hakkı gasp ediliyor

Aşkale Çimento’nun Arzular Kabaköy beldesinde bulunan Gümüşhane fabrikasından çıkan toz bulutu beldede yaşayan insanların üzerine kabus gibi çöküyor.

Aşkale Çimento’nun Arzular Kabaköy beldesinde bulunan Gümüşhane fabrikasından çıkan toz bulutu beldede yaşayan insanların üzerine kabus gibi çöküyor. Aşkale Gümüşhane Çimento Fabrikası’nın sürekli çevreyi kirlettiğini, fabrika etrafında bulunan meyve ve sebzelerin tozdan zarar gördüğünü ve yenilemeyecek durumda olduğunu kaydeden köy sakinleri, bu kirliliğin neden artarak devam ettiğini sorguladı. Fabrikadan çıkan tozların bir süre sonra toprağa, bitki örtüsüne, bitkilerin yapraklarına, tomurcuklarına ve insanların ciğerlerine ulaşmasının yanısıra her yağmur sonrası toprak üzerinde ince bir beton tabakasının oluşması yaşanan durumu ortaya koyarken, fabrikanın açık alandaki öğütme değirmeninin çıkardığı toz ve gürültü 100 metre yakınında bulunan ilköğretim okulundaki eğitim ve öğretime de zarar veriyor. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında kadınıyla, çocuğuyla, genciyle, yaşlısıyla eylem yaptıklarını hatırlatan vatandaşlar, “Eylemde milletvekillerimiz ve Valimiz huzurunda yapılan görüşmelerde fabrika yönetiminin bu sorunu altı ay içerisinde çözüm bulunacağı sözü verildi. Fakat geçen bir yılda çözüm bulunmadığını ve fabrikanın aynı haliyle çalışmaya devam etttiğini görüyoruz. O gün de bu işin takipçisi olacağımızı söylemiştik. Buradan sayın vekillerimiz ve valimize sesleniyoruz sesimizi duyun artık. Neden verilen bu sözler yerine getirilmedi? Neden bu kirlilik hala artarak devam ediyor? Artık gereken önlemlerin alınmasını ve beldemizin bu kötü havadan kurtulmasını istiyoruz. Vekillerimizin ve valimizin her zaman yanımızda olduğunu biliyoruz ve gereken önlemleri aldıracaklarına inanıyoruz” dedi. Geçtiğimiz yıl düzenlenen toplantının ardından 3-5 gün kamyonların üzerine branda atıldığını ardından herşeyin eski haline döndüğünü ifade eden vatandaşlar, “Şimdi o brandalar da yok. Bunlar kime güveniyor bilmiyoruz. İlla bir tedbir alınması için can kaybı mı olması gerekiyor. Hiç kimse kalkıp bize istihdam sağlıyor diye savunma yapmasın. Havamızı, suyumuzu, toprağımızı kullanıp posasını çıkardıktan sonra geriye bırakacakları verimsiz topraklar, yok olan su kaynakları istihdam ettikleri insanların bir işine yaramayacak. Geride bırakıp gidecekleri tükenmiş bir doğa ve hastalıklardır. Uzmanlar net olarak şunu söylüyor: 'Çevre ve sağlık riskinin olmadığı bir çimento üretimi söz konusu değildir. Çimento üretiminin çevre ve sağlığa olumsuz etkilerinin önlemlerle yok edilmesi de günümüz koşullarında olası değildir.' Buna rağmen aynı zihni-yetle imalata devam etmek, en temel insan haklarından olan sağlıklı yaşama hakkının gasp edilmesi anlamına gelir” diye konuştu.