SIRADAN VE SÜRÜDEN OLMAYIN!

        Öğütler, insanı hayatta motive eden ona doğru, uygun bir yol göstermek, özellikle kötü davranışlardan sakındırmak için, şu ya da bu şeyi yapması ya da yapmaması konusunda söylenen sözlerdir. Büyüklerin öğütlerine önem verir ve onları kendimize kılavuz yaparsak içimizde büyüyen şaha kalkmış kibrimiz, hırsımız, nefsi arzularımız gem vurulmuş at gibi sakinleşir, hayatımızın her anında bizim doğru yol üzre olmamızı sağlar. Öğütleriyle bu güzel milletin has evlatlarına doğru kılavuzluk yapan Merhum Prof.Dr. Ahmet Haluk Dursun hocamızın, gençlere verdiği  bazı öğütleri onu yâd ederek sizlerle paylaşmak istiyorum.

"Sevgili Gençler, gözümüzün bebeği, geleceğimiz gençler! Ne olur:

-Meraklı insan olun; duyarsız, ilgisiz, heyecansız insan olmayın. Merak etmeye kendinizi alıştırın. Öğrenmenin başı merak etmektir.

- Bir merakınız olsun. Güzel sanatlarla ilgili bir merakınız olsun. Şiir yazamasanız bile ezberleyin.

- Soru sorma alışkanlığı edinin. Doğru adama, doğru soruyu sorun! Bizim millet 'Bilmiyorum' demez...

- Öğrenmeye doymayın. İşi, konuyu sadece ehlinden dinleyin, uzman görüşüne önem verin. Kesin karar vermeden önce şüphe edin.

- Takipçi olun. Konularınızı, işlerinizi takip edin; kendi haline bırakmayın. Kurda 'Niçin ensen kalın?' demişler, 'Kendi işimi kendim görürüm.' demiş.

- İşlerinizi önem sırasına göre sıralamayı bilin. En önemsiz işine en önemli iş gibi bakarak nice hayati gündemini atlayan insan gördüm. Başarılı insanlar, en önemli işi öne alan, önce onu bitirenler oldu hep.

- Danışın. Önce aklınıza; sonra gönlünüze; en sonunda da sizi hesapsız, kitapsız, menfaatsiz, gönülden seven büyüklerinize danışın. Sizden daha tecrübesiz, dünya görmemiş, bir iş bitirmemiş, bir başarı göstermemiş insanlara danışmayın.

- Öncelikle ağzınızdan çıkan söze, lafa dikkat edin. Laf olsun diye düşünmeden konuşmayın. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun.

- Hafızanıza güvenmeyin. Devamlı not alın; kayıt tutun, arşiv yapın.

- Randevulara vaktinde gidin. Verdiğiniz sözü yerine getirin. Bizim milletin bahane üretme kabiliyeti sınırsızdır. O yeteneğinizi fazla zorlamayın.

- En büyük fazilet 'Bilmiyorum' diyebilmektir. Bilgi sahibi olmadan yorum yapmayın. Yine bizim millete Allah, yorum yapma kabiliyeti vermiştir. Hâlbuki en büyük fazilet 'Bilmiyorum' diyebilmektir. Öğrenme, bilmediğini bildiğin anda ve yerde başlar.

- İleri görüşlü olun. Yapacağınız projenin, başlayacağınız bir işin birkaç hamle sonrasını da düşünün, hesaplayın. Alternatifli çalışın. İşin sonunu düşünmeden, yeterli analiz yapmadan ortaya atılmayın; yola çıkmayın.

- Gözlem ruhuna sahip olun. Bakan kör olmayın, can kulağıyla dinleyin, can gözüyle bakın.

- Çözüm odaklı olun. Kafanızın yazılımını 'bir iş nasıl olmaz' diye uyarlamayın; nasıl olabileceğini düşünecek, arayıp bulabilecek bir kafa yapınız olsun.

- İnsan kıymeti bilin. Büyüklerinizin bir gün yanınızda olamayacağını, sevdiklerinize uzak düşebileceğinizi, onlardan ayrılabileceğinizi düşünerek elinizdekilerin kıymetini bilin.

Fakirlere, gariplere, muhtaçlara el uzatın. Allah’a şükrü, insanlara teşekkürü unutmayın.

- Günlük politikalar, kısır siyasal çekişmeler sizi esir almasın.

- Eleştiri ve tenkide açık olun.

- En son olarak da öğrenmeye ve öğretmeye doymayın. AMAN NE OLACAKSANIZ OLUN, SAKIN 'SIRADAN VE SÜRÜDEN' OLMAYIN!

Seyit TOK