Karadeniz'in Yeşil Enerji Potansiyeli: Gümüşhane Öncü Rol Üstleniyor
Karadeniz'in Yeşil Enerji Potansiyeli: Gümüşhane Öncü Rol Üstleniyor
Türkiye'nin kuzeydoğusunda konumlanan Karadeniz Bölgesi kendine özgü coğrafi ve iklimsel koşullarıyla yenilenebilir enerji kaynakları açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir.
Türkiye'nin kuzeydoğusunda konumlanan Karadeniz Bölgesi kendine özgü coğrafi ve iklimsel koşullarıyla yenilenebilir enerji kaynakları açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir. Bölge özellikle hidroelektrik, güneş ve rüzgar enerjisi alanlarında dikkate değer fırsatlar sunmaktadır. Yüksek rakımlı bölgelerde güneşlenme süresinin artmasıgüneş enerjisi üretimi için elverişli koşullar yaratmaktadır. Karadeniz Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. İsmail Hakkı Çavdar'ın belirttiği üzere bölgenin güneş enerjisi potansiyeli Almanya'nın güneyinden %20 daha avantajlıdır. Ancak Almanya'nın güneş enerjisi üretim kapasitesi Türkiye'nin beş katı düzeyindedir.
Karadeniz Bölgesi yüksek yağış miktarı ve engebeli arazi yapısı nedeniyle hidroelektrik enerji üretimi için ideal koşullara sahiptir. Bölgedeki çok sayıda akarsu ve nehir hidroelektrik santrallerin (HES) inşası için uygun kaynaklar sunmaktadır. Ancak HES'lerin çevresel etkileri konusunda dikkatli olunması gerekmektedir. Bölge, bulutlu bir bölge olarak bilinse de, güneş enerjisi potansiyeli de oldukça yüksektir. Özellikle yüksek rakımlı bölgelerde güneşlenme süresi artmakta ve bu durum güneş enerjisi üretimi için uygun koşullar oluşturmaktadır.
Rüzgar enerjisi potansiyeli açısından da önemli bir konumda bulunan bölge özellikle kıyı bölgelerinde ve yüksek rakımlı tepelerde yüksek rüzgar hızlarına sahiptir. Bu durum rüzgar enerjisi üretimi için uygun koşullar sağlamaktadır. Türkiye'nin rüzgar enerjisi potansiyeli 48.000 MW olarak tahmin edilmektedir. Karadeniz Bölgesi'nde ise özellikle kıyı şeridinde rüzgar hızı 7-8 m/s'ye kadar çıkabilmektedir. Karadeniz Bölgesi'nin kıyı şeridi ve yüksek rakımlı bölgeleri rüzgar enerjisi üretimi için oldukça elverişlidir. Özellikle Sinop ve Samsun gibi illerde rüzgar enerjisi santrallerinin sayısı hızla artmaktadır. Bu santraller bölgenin enerji ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayabilir.
Türkiye'nin enerji ithalatına harcadığı yıllık miktar yaklaşık 40-50 milyar dolar civarındadır. Yenilenebilir enerji yatırımları bu maliyeti önemli ölçüde azaltabilir. Karadeniz Bölgesi'ndeki yenilenebilir enerji yatırımları sadece çevresel faydalar sağlamakla kalmayıp aynı zamanda Türkiye'nin enerji bağımsızlığına da önemli katkılar sunmaktadır. Bu yatırımlar enerji ithalatına harcanan milyarlarca doların ülke ekonomisine kalmasını sağlayabilir.
Gümüşhane, Karadeniz Bölgesi'nin yenilenebilir enerji potansiyelini değerlendirme konusunda öncü bir rol üstlenmektedir. Özellikle güneş enerjisi alanında önemli yatırımlar yapılmaktadır. Güneş enerjisi sistemleri (GES) açısından Karadeniz Bölgesi'nin en ideal şartlarına sahip olan Gümüşhane'de, lisanslı ve lisanssız GES kurulumları artarak devam etmektedir. Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinde belediye tarafından 1 MW'lık bir GES kurulmuş ve bu santral 3 yıl içinde 9 milyon TL tasarruf sağlamıştır. Demir Export A.Ş., Gümüşhane'nin Kelkit ilçesinde 8,85 MWe kurulu gücünde İspir GES'i kurmayı planlamaktadır. Yaklaşık 68 milyon TL yatırımla hayata geçirilecek bu projenin yılda yaklaşık 18 milyon kWh elektrik üretmesi öngörülmektedir. Bayburt Grup, Gümüşhane'nin Köse ilçesinde 150 MW kurulu gücünde Köse Depolamalı GES projesini hayata geçirmeyi planlamaktadır. Bu proje için 4 milyar 48 milyon TL yatırım yapılması öngörülmektedir.
Gümüşhane Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulan büyük GES projelerişehrin enerji ihtiyacının çevre dostu kaynaklardan karşılanmasına önemli katkılar sağlamaktadır. "Gümüşkoza Gazetesi" tarafından yapılan bir haberde, Gümüşhane'deki bir güneş enerjisi santralinin yıllık yaklaşık 570 MWh enerji üreteceği ve yaklaşık 230 ton karbon salınımını azaltacağı belirtilmektedir. Bu durum Gümüşhane'nin ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu göstermektedir.
Verilerle Karadeniz ve Gümüşhane'nin potansiyelini değerlendirdiğimizde Karadeniz Bölgesi'nde 250'den fazla HES bulunduğu görülmektedir. Türkiye'nin toplam hidroelektrik potansiyelinin yaklaşık 50.000 MW olduğu ve bunun yaklaşık %30'unun Karadeniz Bölgesi'nde bulunduğu bilinmektedir. Bu da bölgenin hidroelektrik enerji üretimi açısından ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Karadeniz Bölgesi'ndeki hidroelektrik santrallerin toplam kurulu gücü 15.000 MW'ın üzerindedir. Bu, bölgenin Türkiye'nin hidroelektrik enerji üretiminde önemli bir paya sahip olduğunu göstermektedir. HES'lerin inşası sırasında doğal yaşam alanlarının korunması ve çevresel etkilerin minimize edilmesi büyük önem taşımaktadır.
Gümüşhane'de son yıllarda 200'e yakın GES projesi planlanmıştır. Türkiye'nin yıllık güneşlenme süresi ortalaması 2.640 saat iken Karadeniz Bölgesi'nde bu süre 1.600-2.000 saat arasında değişmektedir. Ancakyüksek rakımlı bölgelerde bu süre 2.200 saate kadar çıkabilmektedir. Gümüşhane, yüksek rakımı ve güneşlenme süresiyle Karadeniz Bölgesi'nde güneş enerjisi üretimi için en uygun illerden biridir. Özellikle yaz aylarında güneşlenme süresinin artması GES projelerinin verimliliğini artırmaktadır. Yapılan araştırmalara göre Karadeniz bölgesinde 2.000 MW'ın üzerinde güneş enerjisi santrali kurulma potansiyeli bulunmaktadır. Gümüşhane'deki güneş enerjisi santrallerinin toplam kurulu gücü 50 MW'ı aşmış durumdadır. Bu durum şehrin enerji ihtiyacının önemli bir kısmını karşılayabilecek bir kapasiteye sahip olduğunu göstermektedir. Gümüşhane'deki güneş enerjisi yatırımları sadece şehrin enerji ihtiyacını karşılamakla kalmayıp aynı zamanda bölgedeki diğer illere de örnek teşkil etmektedir. Özellikle Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulan GES projeleri sanayi kuruluşlarının enerji maliyetlerini düşürerek rekabet gücünü artırmaktadır. Samsun Büyükşehir Belediyesinin toplam kapasitesi 67,7 MW olan 3 güneş enerjisi santrali kurma süreci devam etmektedir.
Karadeniz Bölgesi'nde Samsun, Sinop ve Trabzon gibi illerde de önemli yenilenebilir enerji projeleri yürütülmektedir. Örneğin, Sinop'ta 1.000 MW kapasiteli bir rüzgar enerjisi santrali projesi planlanmaktadır. Samsun, Sinop ve Trabzon gibi illerde de yenilenebilir enerji projeleri hızla artmaktadır. Özellikle Sinop'ta planlanan 1.000 MW kapasiteli rüzgar enerjisi santrali bölgenin enerji üretim kapasitesini önemli ölçüde artıracaktır.
Yenilenebilir enerji projelerinin çevresel etkileri konusunda yapılan bir araştırmaya göre doğru planlama ve uygulamalarla karbon salınımı %30-40 oranında azaltılabilir. Yenilenebilir enerji projelerinin çevresel etkileri konusunda dikkatli olunması gerekmektedir. Özellikle HES'lerin inşası sırasında doğal yaşam alanlarının korunması ve su kaynaklarının sürdürülebilirliği büyük önem taşımaktadır. Ayrıca güneş ve rüzgar enerjisi santrallerinin kurulumu sırasında da doğal peyzajın korunmasına özen gösterilmelidir.
Karadeniz Bölgesi ve Gümüşhane, yenilenebilir enerji kaynakları açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin doğru değerlendirilmesi bölgenin enerji ihtiyacının çevre dostu kaynaklardan karşılanmasına ve Türkiye'nin enerji bağımsızlığına katkı sağlayacaktır.
Yenilenebilir Enerji ve Teknoloji Sistemleri Uzmanı
Yüksek Makine Mühendisi
Burhan GÜL
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.