Gurbetteki Gümüşhane ile ilgili kurulmuş Sivil Toplum Kuruluşlarında Neler oluyor?
Gurbetteki Gümüşhane ile ilgili kurulmuş Sivil Toplum Kuruluşlarında Neler oluyor?
Son günlerde özellikle Ankara ve İstanbul merkezli STK larımızda sosyal medyadan takip ettiğmiz kadarıyla kurulmalar, kırılmalar, eleştiriler ve özeleştiriler peşpeşe geliyor.
Son günlerde özellikle Ankara ve İstanbul merkezli STK larımızda sosyal medyadan takip ettiğmiz kadarıyla kurulmalar, kırılmalar, eleştiriler ve özeleştiriler peşpeşe geliyor. Konu ile ilgili çeşitli STK larda görev yapmış, samimiyet ve öngörüsüne de inandığım Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Muammer Kurt Bey’e Gurbetteki Gümüşhane ile ilgili kurulmuş Sivil Toplum Kuruluşlarında Neler oluyor diye sorduk;
Her şeyden önce tüm hemşehrilerimizi saygı sevgi ve muhabbetle selamlıyorum. Teşkilatçılık Gümüşhanelilerin hatta Türklerin genetiğinde var olan kıymetli bir hazinedir. Sorduğunuz konu ile son günlerde sosyal medyadan görebildiğimiz kadarıyla GÜMKON adı ile Gümüşhane kökenli STK lar tek çatı altında toplanması için bir Konfederasyon kurulmuş. Kuruluş usul ve esasları hakkında tam bir bilgim yoktur. Ancak Gümüşhane ile ilgili/ilişkili tüm STK ların tek çatı altında bulunması çok önemlidir. Niyet ve samimiyet sıkıntısız ise GÜMKON isim olarak bile iddialı bence.
Bunu nasıl sağlayacak? Bu işlerin en başta bütçesini çözmek gerek. Bir çok dernekte, çoğu yönetim kira, aidat ve faturaları öderken bile sıkıntı yaşarken bütçe sorunu nasıl çözüldü, nasıl çözülecek? Bir çok defa borçları biriktiği için icraya uğrayan, borcu yüzünden yönetimi bırakılan STK lar herkesin hafızasındadır sanırım.
Geçmiş dönemlerde İstanbul GÜSİAD Genel Başkanı Atilla Kesler ağabeyi iken Bolu Kartalkaya’ya davet edildik. Önceki Bakanlarımızdan Sayın A.Baki Tuğ bey, Prof.Dr.Bayram Kaya bey, Okur Makina Sanayi A.Ş.adına iş insanı Tuncer Okur bey ve Yıldızlar İnşaat adına iş insanı Murat Yıldız bey. İki gün toplantı sürdü. Yanlış hatırlamıyorsam kırk beş/elli kişi vardı. Üç gün iki gece. Verimli bir toplantı sonrası Ankara grubunun 3-4 kat bir bina satın alınmasını 2 katının misafirhane yapılmasını söylediler. Gümüşhane ile ilgili olarakta en acil ve en güzel yatırımın Gümüşkaya Kayak merkezinin uluslararası kayak merkezi yapılabileceğini söylediler. Baktım itiraz eden yok iş başa düştü ve söz aldım;
—Değerli başkanım, kıymetli ağabeyim, değerli katılımcılar biz Ankara ekibi olarak bina almak bir yana 4-5 katlı binanın kirasını dahi ödeyemeyiz. Hiç bir işadamı da böyle bir şeye yardım etmez. Biz mevcut Derneğimizin aidatlarını ve faturalarını ödemekte sıkıntı yaşıyoruz dediğimde çoğu insanın şaşkın bakışlarına maruz kaldım. Doğruları söylemeye devam ettim, —Kayak merkezini kullanacak Gümüşhaneli sayısı çok sınırlı sayıda kalır çünkü kayak takımı bize göre çok pahalı olup , Ulusal ve Uluslararası ulaşım zorluğu yüzündende dışarıdan kimse gelmez dedim. Fıkra gibi geldi millete. O günkü samimiyetimden dolayı İstanbul ekibinden bir sürü hemşehrimle dostluğumuz devam ediyor, 2 günlük toplantıdan da yanlızca bu anılar kaldı.
Başka bir Ankara anekdotu da Gümüşhaneliler Derneği olarak yıllar önce DSP ve DYP nin güçlü olduğu dönemlerde Sincann DSP Belediye Başkanı aday adayı olarak hemşehrimiz Celil Hünkar beyin müraacatına destek için kalabalık bir ekip DSP Genel Merkezine gittik ve Celil Hünkar beyin adaylığı durumunda Ankarada ki bütün Gümüşhaneliler adına destek sözünü verdik. Öyleden sonrada DYP Çankaya bölgesinden aday adayı olan Hülya Akkan hanıma destek için aynı kalabalık DYP Genel Merkezine gittik. O ziyaretten sonra ne Hasan Ekinci beyi unuturum ne de söylediklerini. Hasan Ekinci bey bize hitaben; -Arkadaşlar dernekçiliği ve siyaseti bende yıllardır yapıyorum. Öğleden önce DSP yada MHP ye gidersiniz, öyleden sonra da DYP ye gelirsiniz ama siz de bizde bilirizki bırakın Ankara’daki Gümüşhanelilerin oyunu, kendi evinizdeki oyları bile istediğiniz yere verdiremezsiniz. Buraya kadar gelmeniz bizim için çok kıymetlidir ama benim söylediklerimde sizin için kıymetli olsun. demişti. Benim için kıymetli oldu, diğer abilerimi ve arkadaşlarımı bilmem.
Düşünün ki Gümüşhane ile ilgili/ilişkili STK ları Ankara’ya davet ettik, en düşük katılım ile yüz kişi geldi. İki gün yüz kişiyi kim ve niçin ağırlayacak? Kimse kusura bakmasın böyle çirkin bir soruyu daha önceki tecrübe ve yaşanmışlıklardan dolayı soruyorum.
Birde STK larda toplumsal katılım ve süreklilik önemli. Böyle iddialı bir isim ve çıkışa herkesin soracağı soruyu ben söyleyeyim; kim bunlar? Niyetleri ne? Gümüşhane’ye ve Gümüşhanelilere ne faydaları olacak? Bu güne kadar Gümüşhane’ye ve Gümüşhanelilere ne katkıları olmuş, ne yapmışlar?
Yakın zamanda Ankara’da kurulan Gümüşhane Vakfı İstanbul’da kurulan GÜMTEK’i, ŞEKAV’ı veya ŞİDEF i düşünelim; hatırı sayılır bütçeye ve sürdürülebilir üye birlikteliğine sahip yada Ankara’daki GÜDEF, GİYAD yâda İstanbul’daki GÜDEF, Samsun GÜDEF, Gümüşhane kökenli bir sürü il ve meslek dernekleri Konfederasyonun oluşumunun ve devamının neresinde?
Daha çiçeği burnunda GÜMTEK bu yıl öğrenci kardeşlerimize hatırı sayılır burs vermiş, artırarak vermeye devam etmeyi planlıyor. ŞEKAV kurulduğundan bu yana aynı, yeni kurulan Gümüşhane Vakfı yine aynı Ankara Balgat’ta kendi yerini organize ediyor, öğrenci ve misafirlerin gelip gidebileceği, barına bileceği bir yer. Hedefi de kendi yerini adına ve işine uygun bir fiziki mekan yapmak. Bunuda başkanı Av.Murat Güner kardeşimizin yapma imkan ve kabiliyeti hususunda şüphemiz yoktur. Ankara GÜDEF aşhanesi ile misafirhaneside olan bir yerleşke için 4-5 yıldır uğraşıyor. Hamdi Arslan bey ve ekibi bunu yapabilecek potansiyele sahip.
Ben ve yakın çevremizdeki kişiler öğrenci bursu konusunda bildiği tanıdığı kişilere direk burs vermeyi tercih ediyor. Bir çok kişide aynısını söylüyor, niye ben burs veremiyor muyumda dernek aracılığıyla burs vereceğim.
Bunlar benim gözlemlerim.
Birde sosyal medyanın herkesin özelini bile yayınladığı, her şeyin aşikar olduğu bir zamanda artık kimse komşunun evindeki aşı kendi masasında servis yaparak misafir ağırlayamaz, misafirperverlik yapamaz bence.
Diyeceğim o ki hiç bir dernek yada vakıf ne siyayasal nede ekonomik bir güçtür. Sosyal bir birlikteliktir. Yardımlaşma cemiyetidir. Biraz daha derli toplusu toplumsal ve kültürel değerlerimizi muhafaza etmek, güzel ahlaklı bir nesil yetiştirmek için asli görevli kurum ve kuruluşlara yardımcı olan tüzel kişiliklerdir. Amaç edinenler için zaman gerektirir, maddiyat gerektirir, gayret ve inanç gerektirir.
Yukarıda anlattıklarımı da gözününde bulundurarak kendi kendime soruyorum; mevcut STK lar bu çatı altına girecek mi?
Yönetim nasıl oluşturuldu yada nasıl oluşturulacak?
Karar alma ve uygulama süreci nasıl olacak? İnşaatta başlamadan önce arsa ayarlanır, sermaye oluşturulur, inşaat ruhsatı alınır ve inşaata başlanır.
Yoksa arsasız ve sermayesiz ruhsat almadan başlanan inşaat gecekondudur diyorum. Gümüşhane’ye, Gümüşhaneliye yakışan gecekondu olmamalı.
Saygı ve muhabbetle,
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.